24 Şubat 2014 Pazartesi

Bir Piç Yalnızlık




Viski şişesini kavradı yalpalayarak yürüyüşüne son vererek duvara yaslandı ve yere düştü. 

Düşüşlerden oluşan bir hayatı çıkmaya çalışmak yorucu bir şey olsa gerekti. Nefes almayı unutur gibi içmeye başlamıştı. Hayat, yine aynı şekilde önünde duruyordu ne de olsa şuan görüşünü engelleyen bulanıklığı bir tarafa atarsak, düşünme diye geçirdi içinden. 

Acıyı hissetmenin zevkini düşünürken, onu tanıdığını sananların yorumları geldi aklına. Evet, evet deliyim. Gülmeye başlamıştı. Gülerken bir damla yaş yüzüldü gözünden, şimdi birisi gelip dokunsa ağlayacaktı.Neyse ki insanlar çıkarlarına uymadığı sürece seni gelip rahatsız etmezlerdi ve sende ağlamazdın. Nefretle dolması gerekirken akçiğerlerinin kendine şaşırıyordu. Üzülmek garip bir şeydi. Boğazına takılan bir lokma gibi. Ne kadar uğraşırsan, uğraş gitmiyordu. 

2 yorum:

  1. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  2. Ve sonra biraz öksürdü, yutkundu ve yürümeye devam etti. Belki gözünden süzülen yaşın sebebi bir kadındı belki de onursuzluk üzerine yaşadığı bir tecrübe. Yağmur yağmış ve istiklal caddesinin hararetini almıştı. Sırf o yalnız yürüsün diye dağıttı kalabalığı yağmur nitekim yağmur şimdi kıyak geçmese sevilemezdi hiçbir 'gece'.

    YanıtlaSil